Görme engelli bir öğrenci, kardeşinin hastane masrafını ödemek için her gece piyano çalıyor Şehir, yıldızlarla dolu bir gökyüzünün altında uyurken, İstanbul’un Kadıköy semtindeki…

Una estudiante ciega toca el piano cada noche para pagar la factura del hospital de su hermano La ciudad dormía bajo un cielo…

Hemşire, kanser hastası yaşlı adamın, geçmişte yanlış anlaşılan bir olay yüzünden otuz yıl boyunca nefret ettiği oda arkadaşına ağrı kesicilerini gizlice verdiğini keşfetti…

La enfermera que descubrió que el anciano con cáncer guardaba sus analgésicos para el paciente de al lado — al que había odiado…

Babasının ona ayakkabı almak için on yıl para biriktirdiği çocuk… ama çocuk doğum gününde köprüden atladı Güneş, Üsküdar’ın gri apartmanlarının arkasından zar zor…

El padre que ahorró diez años para comprarle unos zapatos a su hijo… pero el niño se tiró del puente el día de…

Her akşam, köpekçiği sahibinin eve dönmesini bekliyordu. Ta ki bir yabancı yaklaşana kadar ve neden gitmediğini anlayana kadar. Hikâye, Sakarya Nehri kıyısındaki küçük…

Todas las tardes, el perrito esperaba a que su dueño volviera a casa. Hasta que un extraño se acercó y comprendió por qué…

Yalnız insanların kitap almaya değil, dinlenmeye geldiği küçük dükkan Şehrin sahilinde, neredeyse unutulmuş bir sokak vardı; martılar sanki rüzgârın aceleyle taşıdığı sırları fısıldıyordu.…

El pequeño comercio donde los solitarios no vienen a comprar libros, sino a ser escuchados Había una calle casi olvidada en el centro…