ESKİ KARISINI REZİL ETMEK İÇİN DÜĞÜNE ÇAĞIRDI, AMA O 3 ÇOCUK VE LÜKS ARAÇLA GELİNCE HERKES ŞAŞTI

ESKİ KARISINI REZİL ETMEK İÇİN DÜĞÜNE ÇAĞIRDI, AMA O 3 ÇOCUK VE LÜKS ARAÇLA GELİNCE HERKES ŞAŞTI

Taylan, İstanbul’un hareketli şehir hayatında lüks arabaları, pahalı takımları ve gösterişli yaşam tarzıyla tanınan zengin bir iş adamıydı. Fakat altın saatinin arkasında, onu her gün kemiren bir eksiklik vardı: Eşi Nehir, ona hiç çocuk verememişti. Yedi yıl boyunca Nehir, nazik ve sessiz yapısıyla Taylan’ın artan öfkesine ve ailesinin soğuk sorularına dayandı. Parası için değil, aşk için evlenmişti; ama her ay, her yıl hayal kırıklığı getirdi. Sonunda Taylan’ın sabrı taştı.

Bir gece, evlilikleri öfke ve suçlamalarla yıkıldı. “Yedi yıl Nehir!” diye bağırdı Taylan, anahtarlarını yere fırlatarak. “Evlat sahibi olmadan mı öleceğim?” Nehir gözyaşlarıyla, “Benim suçum değil. Belki başka bir doktora gidelim, hâlâ umut var,” diye yalvardı. Ama Taylan’ın gururu kırılmıştı. “Çocuk doğuramayan bir kadın ne işe yarar?” dedi, ve sabaha karşı Nehir, küçük bir bavulla, kalbi paramparça halde evden ayrıldı.

Nehir, şehri dolaştı, sonunda eski dostu Ceyda’nın evine sığındı. Gözyaşları içinde yaşadığı aşağılanmayı ve Taylan’ın acımasız sözlerini anlattı. Ceyda onu koruyucu bir tavırla doktora götürdü. Sonuçlar açıktı: Nehir tamamen sağlıklıydı. Doktor, asıl sorunun Nehir’de olmadığını söyledi.

Aylar geçti. Ceyda’nın desteğiyle Nehir yavaşça hayatını yeniden kurdu, terzilik işinde yardım etti, sonra küçük bir yemek tezgâhı açtı. Yaptığı yemekler mahallede ün kazandı, Nehir ilk kez umut hissetti. Düzenli müşterilerinden biri, Emir, nazik ve sıcak tavrıyla dikkat çekiyordu. O da yaralıydı; yıllar önce eşini kaybetmiş, bir daha sevmeye cesaret edememişti, ta ki Nehir’i tanıyana kadar.

Eski karısını rezil etmek için düğüne çağırdı, ama o Rolls-Royce ve  üçüzlerle geldi" - YouTube

Dostlukları aşka dönüştü. Uzun sohbetler, temkinli adımlardan sonra Nehir, sessiz bir nikaha “evet” dedi. Emir’le hayat huzurlu ve mutluluk doluydu. Sonra beklenmedik bir şey oldu; Nehir hastalandı. Hastaneye gittiklerinde bir mucizeyle karşılaştılar: Nehir hamileydi. Üstelik üçüz bekliyordu.

Haber hızla yayıldı. Nehir üç sağlıklı oğlan dünyaya getirdi, mahalle mucizeyi konuşuyor, eski arkadaşlar bile hayran kalıyordu. Nehir’in yemek tezgâhı bir restorana dönüştü, Emir’in sevgisi ve desteğiyle hayatı tam anlamıyla değişti.

Bu sırada Taylan’ın hayatı, dışarıdan ne kadar gösterişli olsa da, içten içe boştu. Yeniden evlendi, bir çocuk umuduyla ama her ilişki hayal kırıklığıyla sonuçlandı. Gururu yüzünden kendi sağlığını sorgulamadı. Yeni bir düğün planladığında, Nehir’i de davet etti. Tek amacı onu küçük düşürmekti; yalnız, üzgün ve yenilmiş halde gelmesini istiyordu.

Düğün günü geldiğinde, konuklar ışıltılı salonda toplanmıştı. Siyah bir Rolls-Royce yanaştı. Nehir, sarı elbisesiyle, üç oğluyla birlikte arabadan indi. Salon sessizliğe büründü. Fısıltılar yayıldı: “O Taylan’ın eski karısı değil mi? Üçüzleri var!” Taylan donakaldı, gözlerine inanamadı.

Yeni gelin Melda, olanları fark etti ve Taylan’a döndü. “Bana onun kısır olduğunu söylemiştin,” diye hışımla sordu. Taylan kekelerken Melda, düğünü iptal etti. “Bana yalan söyledin. Ona da yalan söyledin. Seninle evlenemem.” Çiçeğini sahneye bırakıp salonu terk etti.

Nehir, herkesin önünde dimdik durdu. “Beni kısır ilan ettin Taylan. Beni evden kovdun, kendimi eksik sandım. Ama sorun bende değildi. Hiç test yaptırmadın, hep suçladın. Allah bana bir değil, üç evlat verdi.” Salon sessizdi; herkes gerçeği görmüştü.

Taylan, utanç içinde salondan ayrıldı. O gece Nehir’in evine gelip özür diledi. “Gururum gözümü kör etti. Yanlış yaptım.” Nehir onu affetti ama yoluna devam ettiğini söyledi. “Test yaptırmalısın, kendi geleceğin için.” Taylan, sorunun kendisinde olduğunu itiraf etti.

Nehir’in hayatı bütündü artık. Emir’in sevgisi ve çocukları ona huzur verdi. Hikayesini oğullarına anlattı, değerlerini öğretti. Taylan ise gururunun bedelini ödedi; işinde ve özel hayatında kayıplar yaşadı.

Sonunda, Nehir’in sessiz gücü galip geldi. Artık eksik değil, tamamlanmış bir kadındı. Üç oğlu, Allah’ın ona verdiği en büyük cevaptı.

Related Posts

Our Privacy policy

https://rb.goc5.com - © 2025 News