“Beni burada kilitlemeyin!” – Kız ağlıyor ve yalvarıyordu… Ama milyoner baba görünür ve…

“Beni burada kilitlemeyin!” – Kız ağlıyor ve yalvarıyordu… Ama milyoner baba görünür ve…

.
.

🚪 Kilitli Kapının Ardındaki Sır: Zeynep’in Çığlığı

 

İstanbul’un yakıcı güneşi Etiler’deki lüks siteye uzun gölgeler düşürürken, Defne Demir kompakt arabasını görkemli giriş kapısının yanına park etti. Defne, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Sosyal Hizmetler Daire Başkanlığı’na bağlı bir uzmandı. Bu, yeni uygulanan çocuk refahı izleme programının rutin ziyaretlerinden sadece biriydi; ancak bu rutin ziyaret, şehrin en seçkin semtlerini bile kapsıyordu.

“İyi günler hanımefendi. Altan ailesiyle randevum var,” diyerek kimliğini güvenlik görevlisine gösterdi.

Kusursuzca bakılmış ana cadde boyunca yürüdüğünde, Altanların malikanesi özellikle etkileyiciydi: Düz hatlara sahip çağdaş bir yapı, geniş cam paneller ve sonsuzluk havuzu. Defne zili çalmadan hemen önce zarif bir kadın kapıyı açtı. Leyla Altan, sosyal yaşam sayfalarındaki fotoğraflarında göründüğü gibiydi: Kusursuz, pahalı bir tasarımcı elbise içinde.

“Demir Hanım, dakiksiniz. Bunu takdir ediyorum. Lütfen içeri buyurun.”

Evin içi, yüksek lüks minimalizmin bir anıtıydı. Tasarım mobilyalar, çağdaş sanat eserleri, lekesiz yüzeyler… Sanki bir çocuk burada hiç yaşamıyormuş gibiydi.

“Telefonda da açıkladığım gibi, bu ziyaretler sadece rutin prosedürlerdir. Endişelenecek bir şey yok,” diye güvence verdi Defne.

Leyla, kibar ama mesafeli bir gülümsemeyle yanıtladı: “Tamamen anlıyorum. Devlet rolünü yerine getiriyor, değil mi? Eşim Emre katılamadığı için üzgün. Şirketinin genişlemesi için Dubai’de bir ortaklığı tamamlamakla meşgul.”

Defne, “Tekno Türkiye’nin kurucusu Emre Altan değil mi?” diye sordu. Cevabı bilse de teyit etmek istiyordu. Leyla, kocasının yoğun taahhütlerinden bahsetti.

“Peki kızı, üvey kızınız Zeynep? Odasında ödevini yapıyor. Çok çalışkan bir kızdır,” diye yanıtladı Leyla.

Leyla mutfağa giderken Defne çevreyi gözlemledi. Ortada aile fotoğrafı yoktu, oyuncak yoktu. 6 yaşındaki bir çocuğun varlığına dair hiçbir işaret yoktu.

🗝️ O Boğuk Çığlık

 

Leyla’nın mutfakta olduğu sırada Defne’nin kulağına üst kattan gelen boğuk bir ses çalındı. Çaresiz, çocuksu bir sesti.

“Lütfen beni burada bir daha yalnız bırakmayın! Söz veriyorum uslu duracağım! Lütfen Leyla teyze!”

Defne donakaldı. Kulaklarını dikti. Ses açıkça ıstırap çeken bir çocuğa aitti. Ardından Leyla’nın soğuk sesi geldi:

“Zeynep, bunu daha önce konuştuk. Ödevini kesintisiz bitirmen gerekiyor. Öğretmen bugün dikkatinin dağıldığını söyledi. İşte sonucu.”

“Ama yalnızken korkuyorum…”

“Lütfen dramatik olma. 6 yaşındasın, 2 değil. İlerlemeni kontrol etmek için bir saat içinde geri geleceğim.”

Bir kapının kapanma sesi ve ardından bir anahtarın döndüğüne dair net, keskin bir tık sesi duyuldu.

Leyla merdivenlerden indiğinde Defne hızla koltuğuna geri döndü. Kalbi hızla çarpıyordu.

“Üzgünüm,” dedi Leyla, yüzünde kusursuz gülümsemesiyle. “Zeynep bugün biraz rahatsız. Sanırım okulda üşütmüş. Onu dinlenmeye bırakmanın daha iyi olacağını düşündüm.”

Defne profesyonel ifadesini koruyarak yanıtladı: “Anlıyorum. Çok yazık. Belki başka bir zaman görebilirim.”

 

💔 Boş Evin Mükemmel Sırrı

 

Değerlendirme formunu doldururken Leyla, çocuk yetiştirme yaklaşımını etkileyici bir şekilde anlattı: Net sınırlar koymanın, bağımsızlığı öğretmenin önemi… Zeynep için düzenlenen gösterişli doğum günü partilerini, Disneyland gezilerini gösterdi.

“Zeynep’e çok zengin maddi deneyimler sağladığınızı görüyorum,” diye yorumladı Defne fotoğraflara bakarken. Kız her fotoğrafta gülümsüyordu, ama o gülümsemede tuhaf bir şey vardı: Gözlerine ulaşmayan bir şey.

“Emre ve ben en iyisini sunmaya inanıyoruz. Okulda çift dilli eğitim, piyano, bale, yüzme dersleri alıyor.”

“Peki boş zamanı? Sadece oynamak için?”

Leyla önemsemeyen bir jest yaptı: “Çok fazla boş zaman tembelliğe yol açar. Zeynep’in geleceğe hazırlayan yapılandırılmış bir programı var. Dünya rekabetçi, Demir Hanım.”

Ziyaret bittiğinde Defne arabasına döndü. Rahatsız edici bir hisle doluydu. Vedalaşırken, ikinci katın penceresinde küçük, solgun bir yüz gördüğünü sandı. Fark edildiğini anladığında hızla kaybolan bir yüz…

 

🖍️ Çizimdeki Çaresizlik

 

Ertesi gün Defne, Zeynep’in okulu olan Levent’teki Uluslararası Okul’daydı.

Öğretmen Ayşe Can, Zeynep’i “çok disiplinli” ama “pek etkileşim kurmayan” bir çocuk olarak tanımladı. “Teneffüslerde hep yalnız kalır. Genellikle bir bankta, yıpranmış bir oyuncak ayıya sarılmış halde oturur.”

En rahatsız edici kısım, Zeynep’in sanat derslerindeki çizimleriydi. Diğer çocuklar renkli evler çizerken, Zeynep boş koridorlar, kapalı kapılar ve gölge figürler çiziyordu.

Ayşe Can, Defne’ye bazı çizimleri gösterdi. Defne, bir ürperti hissetti. En sondaki çizimdeki kapının arkasında küçük bir figür vardı ve çocuksu, çarpık harflerle yazılmış kelimeler şunlardı:

“Karanlıkta yalnız. Kimse gelmiyor.”

Defne, gördüklerinin basit bir katı disiplin yaklaşımının ötesinde olduğunu biliyordu. Bu, şiddetli duygusal ihmalin açık işaretleriydi.

 

🚨 Eylem Planı Başlıyor

 

İlerleyen günlerde Defne, avukat arkadaşı Pınar Öztürk ve araştırmacı gazeteci Can Mert ile bir ekip kurdu. Eski çalışanlar ve komşularla görüşmeleri, Leyla’nın Zeynep’le duygusal bağ kurmaya çalışan herkesi sistematik olarak uzaklaştırdığını ortaya çıkardı. Bahçıvan Murat’ın küçük bir köpek yavrusu verdiği için işten çıkarılması ve eski bakıcı Fatma’nın sadece Zeynep’e sarıldığı için kovulması, bu izolasyon stratejisini kanıtlıyordu.

Sonunda, Defne’ye ulaşan en son kanıt, Zeynep’in öğretmene gizlice verdiği bir çizimdi: Karanlık bir dolap veya oda gibi görünen bir yerin resmi, etrafında şu kelimeler yazılıydı:

“Ceza odası, ışıksız, oyuncaksız, öğrenene kadar yemeksiz.”

Duygusal ihmal artık daha uğursuz bir şeye dönüşmüştü.

Ve Milyoner Baba Nihayet Ortaya Çıkar…

Ekip, yasal işlem başlatmak üzereyken Can Mert son bir bilgiyle geldi. Emre Altan o gece Dubai’den dönüyordu. Can, havaalanı muhabirlerinden birinden, Emre’nin uçaktan indikten hemen sonra Leyla’nın bir vakıf etkinliği için hazırlandığını duyduğunu ve Emre’nin doğrudan Etiler’deki eve gideceğini öğrendi.

Defne, Pınar ve Can, Emre Altan’a doğrudan ulaşmak için son bir umutla harekete geçmeye karar verdi. Emre’nin evde olduğu kısa an, Zeynep’i kurtarmak için tek şansları olabilirdi. Zira Leyla’nın kusursuz maskesi sadece kocasının yokluğunda düşüyordu.

.

Related Posts

Our Privacy policy

https://rb.goc5.com - © 2025 News