ÇİFTLİK SAHİBİNE KARŞI ÇIKMAYA KİMSE CESARET EDEMİYORDU… BİR ÇOBAN ONA KAFA TUTANA DEK

ÇİFTLİK SAHİBİNE KARŞI ÇIKMAYA KİMSE CESARET EDEMİYORDU… BİR ÇOBAN ONA KAFA TUTANA DEK

.
.

Yeşil Vadi’de Değişim

Yeşil Vadi çiftliği, bölgenin en büyük ve en verimli topraklarına sahipti. Çiftliğin sahibi Zeynep Yılmaz, babasından miras aldığı bu toprakları üç yıldır demir bir disiplinle yönetiyordu. Çalışanlar onun emirlerine harfiyen uymaya alışmıştı; kimse ona karşı gelmeye cesaret edemiyordu. Fakat bir sabah tüm çalışanları avluda toplayıp, eski işçi evlerinin yıkılması gerektiğini söylediğinde beklenmedik bir şey oldu.

Grubun arkasından net ve kararlı bir ses yükseldi: “Hanımefendi Zeynep, bu aileler nesillerdir burada yaşıyor. Bir kapris yüzünden ayrılmayacaklar.” Zeynep, kimin ona meydan okuduğunu görmek için gözleriyle aradı. Uzun boylu, esmer, soluk mavi tulumlu ve hasır şapkalı genç bir adam öne çıkmıştı. “Sen kimsin?” diye sordu. “Mehmet Yıldız, hanımefendi. Geçen hafta burada çalışmaya başladım.” Zeynep sertçe cevapladı: “Burada emir veren benim. Kararlarımdan memnun değilsen çalışacak başka bir yer bulabilirsin.”

Mehmet şapkasını çıkardı, ama bakışlarını kaçırmadı. “Başka bir yer bulabilirim. Fakat önce birinin bana sizin kurduğunuz sulama sistemini öğretmesi gerek. Çünkü anladığım kadarıyla burada onu doğru çalıştırmayı bilen tek kişi benim.” Zeynep şaşırdı. Gerçekten de sistemi kuran mühendis ayrıldığından beri kimse sistemi doğru kullanamıyordu. Son haftalarda üretimin artmasının nedenini şimdi anlıyordu.

Bu meydan okuma çiftlikte bir şeyleri değiştirdi. Mehmet, işçi evlerinin yıkılmasına yardım etmeyeceğini söyledi. Diğer işçiler olanları şaşkınlıkla izliyordu. Zeynep, toplantıyı bitirdi ve herkes işine döndü. Fakat Mehmet’in kararlı tavrı, Zeynep’in aklında yer etmişti.

Ertesi gün Zeynep, Mehmet’in sınırlarını test etmek istedi. Ona, normalde üç kişinin yaptığı ahır temizliğini tek başına bitirmesini söyledi. Mehmet itiraz etmedi, sadece “Elimden geleni yapacağım,” dedi. Gün boyunca onu izleyen Zeynep, Mehmet’in acele etmeden ama durmadan çalıştığını, en zor işleri bile şikayet etmeden yaptığını gördü. Akşam olduğunda işin yetişmemiş olduğunu söylediğinde Mehmet, “İyi iş istiyorsanız zamana ihtiyacım var,” dedi. Zeynep, onun mantıklı ve saygılı cevabı karşısında ne diyeceğini bilemedi.

Mehmet’in çiftlikteki varlığı kısa sürede diğer işçileri de etkiledi. Onun etrafında toplanıyor, sohbet ediyor, çocuklarına ders verdiğini öğreniyorlardı. Zeynep, bir gün işçi evlerinin önünden geçerken Mehmet’in çocuklara matematik anlattığını gördü. Çocuklar heyecanla sorular soruyor, Mehmet sabırla cevap veriyordu. Anneler, çocuklarının Mehmet sayesinde okulu daha çok sevdiklerini, hayal kurmaya başladıklarını söylüyordu.

Zeynep, önce bu dersleri yasaklamayı düşündü. Fakat işçilerin eşleri bir gün topluca gelip, Mehmet’in derslerinin devam etmesini istediklerini söyledi. “Çocuklarımız ilk kez hayal kuruyor, doktor, öğretmen, mühendis olmak istiyorlar,” dediler. Zeynep, onların gözlerindeki kararlılığı görünce kararından vazgeçti.

Bir gün çiftlikte yaban domuzu izleri bulundu. Mehmet, sorunun çözümü için komşu çiftlikle işbirliği önerdi. Zeynep ve Mehmet, komşu çiftliğin sahibi Albay Murat’la görüşmeye gittiler. Mehmet, Albay’a yardım teklif etmek yerine tavsiye istedi. Albay, ilk kez işbirliğine açık davrandı ve iki çiftlik birlikte çit projesi başlattı. Zeynep, Mehmet’in insanları ikna etme ve sorun çözme becerisine hayran kaldı.

Zeynep, Mehmet’in sıradan bir işçi olmadığını anlamaya başladı. Bir gün onun kaldığı odada İstanbul Üniversitesi Ziraat Mühendisliği diplomasını buldu. Mehmet, bir zamanlar kendi danışmanlık şirketini kurmuş ama ortağının ihanetiyle her şeyini kaybetmişti. Şimdi, elleriyle çalışarak hayatını yeniden kuruyordu.

Çiftlikte bir sulama sistemi arızası çıktığında Mehmet, sistemi manuel olarak yönetmeyi önerdi. Zeynep, onunla birlikte gece gündüz çalıştı. Bu süreçte aralarındaki mesafe kapandı, birbirlerine güvenmeye ve saygı duymaya başladılar. Zeynep, Mehmet’e operasyon müdürlüğü teklif etti. Mehmet kabul etti ve çiftlikteki işlerin yönetiminde söz sahibi oldu.

Mehmet’in geçmişi, Zeynep’in babasının işten haksız yere attığı eski bir mühendis olan Ahmet Yıldız’ın oğlu olduğunu ortaya çıkardı. Zeynep, babasının yaptığı haksızlık için özür diledi ve Mehmet’e çiftlik karından pay teklif etti. Aralarındaki geçmişin gölgesine rağmen birbirlerine aşık olduklarını itiraf ettiler.

Mehmet’in liderliği ve Zeynep’in değişen yaklaşımıyla çiftlikte büyük bir dönüşüm başladı. İşçi evleri yıkılmadı, yenilendi ve daha konforlu hale getirildi. Mehmet’in dersleri resmileştirildi, çiftlikte bir sınıf inşa edildi. Çocuklar hayal kurmaya, toplum umutlanmaya başladı. Üretim arttı, çiftlik bölgenin örnek işletmesi oldu.

Bir yıl sonra Zeynep ve Mehmet, çiftlikte sade bir törenle evlendiler. Tüm işçiler, aileleri ve komşular bu mutlu günü kutladı. Zeynep, babasının hatalarını telafi ederek, gerçek liderliğin korku değil, sevgi ve saygı ile mümkün olduğunu öğrendi. Mehmet ise dürüstlükten taviz vermeden yeni bir hayat kurabildi.

Yeşil Vadi çiftliği artık sadece verimli topraklarıyla değil, mutlu çalışanları, umut dolu çocukları ve sevgiyle yönetilen bir aileyle anılıyordu. Zeynep ve Mehmet’in hikayesi, değişimin ve affetmenin gücünü herkese gösterdi.

SON

.

Related Posts

Our Privacy policy

https://rb.goc5.com - © 2025 News