Gerçekten Sinir Bozucu Yeni Ev Korku Hikayeleri 2

“Yeni Evdeki Gölge”

On dokuz yaşındaydım. Bu hikâye tam bir yıl önce yaşandı ve hâlâ hafızamdan silinmedi. Çocukluğum boyunca ailemle hep aynı evde, birbirine çok yakın evlerin sıralandığı sıradan bir mahallede yaşamıştık. Ancak lise bittiğinde, ailem işleri gereği başka bir kasabaya taşınma kararı aldı. Şehirden birkaç saat uzakta, daha sakin ve doğayla iç içe bir yerdi burası.

Yeni evimiz aslında hâlâ bir “mahalle” sayılıyordu ama evlerin arasındaki mesafe kilometrelerce ormanla ayrılmış gibiydi. Her evin etrafı büyük arazilerle çevriliydi. Komşu evin ışıkları bile ancak geceleri uzaktan parıldıyordu.

Taşındıktan birkaç hafta sonra, her yıl düzenledikleri iş seyahati için annemle babam ülkenin öbür ucuna uçtular. Evde ilk kez bu kadar büyük bir alanda, tek başıma kalıyordum. Resmen bir sessizlik denizinin ortasında gibiydim. Gündüzleri YouTube ve Netflix ile vakit öldürüyordum ama ikinci gün öğleden sonra verandada otururken bir şey dikkatimi çekti.

Uzaktaki yoldan evin girişine doğru bir adam bakıyordu. Geniş giriş yolumuzun ucunda, ağaçların gölgesinde durmuş, bana doğru dik dik bakıyordu. Önce yeni bir komşu sandım ve el salladım. Fakat adam hemen başını çevirdi, bakmıyormuş gibi yaptı ve ardından yürüyüp gitti.

Bu küçük olayın üzerinde durmadım. Akşam bilgisayar oyunu oynadım, hazır yemek yedim. Gece yarısına doğru odama çekildim. Ama uyumakta zorlanıyordum; gözlerim kapalı, yatakta dönerken evin o sessizliği daha da ağırlaştı.

Derken verandadan gelen bir ayak sesi duydum. Hafif bir “klik” ve sonra ön kapının uzun, gıcırdayan açılış sesi… O an donakaldım. Kalbim göğsümden fırlayacak gibiydi. Sesler ağır ve temkinliydi, sanki içeri giren kişi varlığını belli etmemeye çalışıyordu.

Yataktan fırlayıp kapımı kilitledim ve odanın köşesine geçip yatak çerçevesinin arkasına saklandım. Aşağıda yavaş yavaş yürüyen adımların sesi geliyordu. Ardından bir sessizlik oldu. Sonra, merdiven basamaklarının gıcırdaması… Sanki birisi yukarı çıkıyordu.

Kapımın önünde bir gölge belirdi. Ayak sesleri kesildi. Kapının altından beliren gölge bir dakika boyunca kıpırdamadan durdu. Nefesimi tutarak dinledim. O an, evin tüm karanlığı üzerime çöktü.

Gölge hareket etti, uzaklaştı. Bu kez ana yatak odasının kapısına yönelmiş gibiydi. Kapıyı açtığını duymadım; belki de sadece dinliyordu. Ardından adımlar tekrar koridorda duyuldu ve hızlanarak merdivenlerden indi. Ön kapının gıcırtısı bir kez daha… Sonra sessizlik.

Ben bir tuzakta olduğumu düşündüm; belki de evin bir köşesine saklanmıştı. Yarım saat boyunca kıpırdamadan bekledim. Sonunda cesaretimi toplayıp kapımı açtım. Merdivenlerden aşağıya indim. Ön kapı ardına kadar açıktı. İçeride kimse yoktu.

Polisi aradım, ardından ailemi. Ama beklediğiniz gibi bir şey bulunmadı. Kapının nasıl açıldığını bile anlamadılar. Kilidi ve zinciri değiştirdik. O gece gördüğüm adamla eve giren kişi aynı mıydı bilmiyorum. Niyetinin ne olduğunu da asla öğrenemedim.

Belki de ana yatak odasının kapısını kapalı görünce evde birilerinin olduğunu sanıp planından vazgeçmişti. Belki beni gözlüyordu. Belki de sadece yanlış bir anın yanlış kişisiydi. Ama şunu biliyorum ki, yeni evimiz bana hiçbir zaman bir “yuva” gibi hissettirmedi. O geceden beri, her gece ışıkları söndürdüğümde koridorda aynı gölgeyi hissediyorum.

Related Posts

Our Privacy policy

https://rb.goc5.com - © 2025 News